Büyük insan deyince kim geliyor aklınıza?
Nedir tam olarak büyük yapan o insanı?
Büyük insan, büyük başarılara imza atan bir insan mıdır?
Büyüklük, o insana başka insanların hayranlıklarından mı gelir?
Büyük insan, bir savaş kahramanı mıdır ya da kitleleri peşinden sürükleyen bir politikacı veya müritlerinin büyük bir hayranlıkla baktıkları bir din önderi midir?
* * *
Ben büyük insanı küçücük bir yerde gördüm…
İlk önce bir fotoğraf karesi dikkatimi çekti…
İlkokul olduğu anlaşılan bir yerde, öğretmen ders anlatıyor; öğrenciler onu dinliyor ama bu öğrencilerden bir tanesi öylesine mutlu, öylesine insanın yüreğini ısıtan bir şekilde gülüyordu ki…
Fotoğrafın hikayesini merak ettim. O çocuğun fakir bir muhitin, fakir bir okulunun, virane bir sınıfında neden o kadar mutlu olduğunu öğrenmek istedim…
* * *
O çocuk, İran’ın Kürt bölgesindeki küçük bir kasabada okuyan 8 yaşındaki Mahan Rahimi imiş. Vücudunun bağışıklık sistemindeki bir rahatsızlık nedeniyle Rahimi bütün saçlarını kaybetmiş…
Kel kalınca, sınıf arkadaşlarının alay konusu olmuş Rahimi. Okula gitmek onun için bir işkenceye dönüşmüş. Hayata küsmüş…
Benim önümde duran fotoğrafın çekildiği gün, Rahimi sınıfa girdiğinde, içi tarif edilemez bir mutlulukla dolmuş.
Öğretmeni Ali Mohammadian, her zaman olduğu gibi şefkatle selamlamış bütün öğrencileri. Ama o gün, büyük bir değişiklik varmış öğretmende. Onun da kafası dımdızlak kazınıkmış…
Rahimi fiziken hasta olabilir ama daha görür görmez, öğretmeninin onun için saçını kestirdiğini, onunla birlikte saf tuttuğunu anlamış.
* * *
Küçük bir çocuğa bu kadar büyük bir mutluluğu tattıran bu öğretmen, dünya tarihinin gördüğü en şanlı askerlerden, en becerikli politikacılardan, büyük buluşlar yapan alimlerden daha büyük bir adamdır benim için…
Sonradan öğrendim ki, diğer öğrenciler, tıpkı Rahimi’ye güldükleri gibi Ali öğretmene de gülmüşler. Tam iki gün sürmüş bu gülüşmeler. Hiçbir şey söylememiş Ali öğretmen, hiçbir tepki göstermemiş…
Sonra, bu gülüşler bitmiş; her gün bir öğrenci daha kafasını kazıtarak gelmiş sınıfa…
O öğrenciler yüz yıl boyunca okula gitseler öğrenemeyecekleri bir şeyi öğrenmişler Ali öğretmenden…
* * *
İlk önce öğrencilerine, sonra da hepimize büyük insanlık dersi veren bu Ali öğretmen nereden öğrenmiş peki böyle davranmayı?
İnsan olmanın formülünü hiçbirimiz bilmiyoruz…
Kimimiz din, kimimiz inanç, kimimiz ideolojiler insanları iyi yapıyor zannediyoruz…
Ama şefkatin ve vicdanın terkibini insanlara öğretebilecek hiçbir formül bilmiyoruz…
İnsanın büyük bir kalbinin olmasının nasıl bir formülü olabilir ki?
O adam belki evde karısına şiddet uyguluyor.
Hatta belki öz kızına tecavüz eden biri……….
Bunu bilemezsiniz……………………………………
Şöyle pek çok vaka var : “Dışarıdaki insanlar için kendini paralayan adam evde senelerce öz kızına tecavüz ediyormuş”.
İdeolojileri ise küçümsemeyin.
Avrupa’da işçiler sosyalizmin yayılması korkusu olmasaydı bazı temel haklara sahip olamazlardı……………..
Sorunları kalp değil ancak akıl çözebilir………………..
Ve aklımız bize şunu söylüyor :
Eşitliktir temel mesele………………………………………………………………….
İyi olmak insanların eşit olduğuna inanmaktan başka birşey değildir.
Kötülük ise şudur :
Açlık sınırının altında yaşayan onca insan varken küçük bir azınlığın milyon / milyar dolarlıık servetlere sahip olmasıdır kötülük.
Bu eşitsizliği normalleştiren / meşrulaştıran kapitalizmdir kötülük……………………………………
Yada şöyle diyebiliriz :
Oradaki çocukların doğru düzgün beslenememesi / çalıştırılması / yada geleceklerinin olmamasıdır kötülük………………………
Dünyada kaç çocuk çalıştırılıyor kapitalizm tarafından?
İdeolojik mücadele olmadan dünyaya egemen olan bu sistematik kötülükle nasıl başa çıkacaksınız?
İyi günler